|
köpek barınağının sadece sağlık koşullarına ideal oluşu yeterli değildir. kullanılan her konut gibi köpek kulübesi de vakit içerisinde kirlenir, aşınır. bakım ve temizlik gerektirir. daha önce de değindik, kullanma ve bakım açısından köpek kulübelerinin yeri büyük önem taşır. kulübe, köpeğin döküntü ve artıklarının ev halkını, eve gidip geleni rahatsız etmeyeceği kadar eve uzak, bakımının kolaylıkla yapılabileceği kadar yakın olmalıdır.
köpeğin kulübesi her gün temizlenmelidir.
köpeğin minderi her gün dışarı alınmalı, silkelenmeli ve havalandırmalıdır.
kulübenin içi, tüy artıklarından, döküntülerden süpürülerek temizlenmeli, parazit bulunup bulunmadığı denetlenmelidir.
on-on beş günde bir parazitlere karşı ilaçlama yapmak yerinde bir önlemdir.
kirlenen, ıslanan minderlerin temizliğine, kuru ve rutubetsiz olmasına itina gösterilmelidir. minderler gerektikçe değiştirilmelidir.
kulübe çevresinin temizliğine en az barınağın temizliği kadar itina gösterilmeli, yiyecek, döküntü, tüy gibi artıklar itinayla toplanılarak bahçenin uzak bir köşesinde açılan çukura gömülmelidir. böylece, insan sağlığına da zarar verebilecek olan parazitlerin neden olabileceği tehlikelerden korununmuş olur.
kulübede vakit geçtikçe oluşabilecek çürüme, kırılma, çatlama, boyaların dökülmesi gibi arızalar savsaklanmadan giderilmelidir. akan bir dam, rutubet, su geçiren bir taban, yağmurların süzüldüğü, asalakların barındığı çatlak duvarlar büyük sorunlara yol açar.
köpeğin vücut bakımı, temizliği ve egzersizleri |
|
bakım, köpeğin sağlığını ve iş verimini olduğu kadar, görünümünü ve güzelliğini de tesirler. bakımı gereğince yapılan köpek, kendini daha ilk bakışta belli eder. tüylerinin parlaklığı ve düzeninden, hareketlerinin canlılığına, bakışlarındaki dikkat ve zekadan, davranışlarındaki güven ve uyuma değin her şey bunu yansıtır. hepsinden önemlisi, bakılan köpek sevilen köpek demektir, değer verilen köpek demektir. bu ise, bir köpeğin yetiştirilmesinde besin kadar önemli bir öğedir. köpek bakımı belirli başlıklar altında toplanabilir.
bunları şu şekilde sıralayabiliriz:
|
1. tüylerin ve derinin bakımı: |
|
köpek postlu bir hayvandır. bu post, onun dış etkilere karşı korunmasını sağladığı gibi görünümünü güzelleştiren bir değer de taşır. köpeklerin bir bölümünün tüyleri kısa, bir bölümünün orta uzunlukta, bir bölümünün ise olabildiğince uzundur. doğal olarak uzun tüylü türler, daha büyük ve itinalı bir bakım gerektirir. bilhassa tüy değiştirme vakti olan ilkbahar, ve sonbahar süresince, bu iş daha büyük bir önem kazanır. lazım bakım yapılmadığı takdirde, köpeğin yaşadığı bütün çevre tüy döküntüleriyle dolar. bu ise insanların sağlığı açısından büyük sakıncalar içerir. köpek için ise başka açıdan önem taşır. fırçalanmayan ve bakılmayan tüyler, köpeği rahatsız eder, kaşındırır. onları kendi çabasıyla düşürmeye çalışır. bu ise yaralanmasına, cildinin çizilmesine ve mikrop kapmasına yol açabilir. bazı deri hastalıkları ortaya çıkabilir. tüm bu sakıncaları önlemek, köpeğin sağlıklı bir cilde ve tüylere sahip olmasını sağlamak için, normal zamanlarda günaşırı, tüy dökümü süresince günde bir kez fırçalamak yararlı ve lazımdır. ancak, derinin bu devre içerisinde son derece hassaslaştığı unutulmamalı, sert kıllı fırçalar kullanmaktan uzak durulmalıdır. köpeğin özel bakım gerektiren bir tür olmadığı durumlarda, genel olarak şu şekilde bir yol takip edilebilir.
tüylerin fırçalanmasına baş üzerinden başlanılır ve orta sertlikteki kıl fırça ile hayvanın gerisine doğru sıkıca sıvazlanarak taranır. sırt bölgesinin taranması bitince, göğüs yöresi ve köpeğin yanları aşağıya doğru ayaklara varıncaya değin tertipli sıralar durumunda fırçalanır. bundan sonra kıllar çıkış yönünün tersine, bir kez daha fırçalanır. bu tarayış, kıl diplerini güçlendirdiği, deriye masaj yerine geçtiği gibi, kıl diplerine yerleşmiş bulunmakta olan toz ve zararlı maddeleri de kabartır. bundan sonra, tekrardan düzgün yönde bir fırçalama ile tüy bakımının birinci aşaması bitirilir. ıslatıldıktan sonra sıkılarak suyu iyice alınan pamuklu bir bez parçası, eski bir fanila ile köpeğin tüyleri çıkış yönünde bastırılarak silinir. göğüs, karın, bacak ve bacak araları iyice temizlenir. bu arada deri iyice araştırılarak, kene, pire gibi zararlıların bulunup bulunmadığına bakılır. şayet görülürse tedbirleri alınır.
kısa tüylü köpeklerin taranması: kısa tüylü köpeklerin taranmasında kısa ve yumuşak kıllı fırçalardan yararlanılır. sert ve uzun kıllı fırçalar kullanım bakımından elverişsiz olduğu gibi, köpeğin derisini de çizebilir. bundan sonra tüylerin çıkış yönüne doğru yapılan fırçalanmayla tüm toz ve pislikler atılır. köpeğin tüyleri tertipli, parlak ve sağlıklı bir görünüm kazanır.
uzun tüylü köpeklerin taranması: uzun tüylü köpeklerin taranmasında, uzun ve sert kıllı fırçalardan yararlanılır. böylece sık ve uzun tüylerin arasına girip onları temizlemek ve havalandırmak, düzenlemek olası olur. bu hedefle, dişleri aralıklı taraklardan, tel fırçalardan da yararlanılabilir. bilhassa kaniş gibi tüyleri kıvırcık ve sert olan çeşitlerin tüy bakımında böyle taraklar ve tel fırçalar lazımdır.
|
2. dişlerin bakımı: |
|
genç ve sağlıklı köpeklerin dişleri beyaz, parlak ve diş taşlarından temizlenmiştir. diş sağlığının, yaşla olduğu kadar beslenme ve bakımla da büyük ilişkisi vardır. gelişme çağlarında kalsiyum ihtiyacı yeterince karşılanan köpeklerin dişleri kuvvetli ve sağlam olur. erişkin olduğunda, gevrek, iri sığır kemiği verilen köpeklerin dişlerinde diş taşları oluşamaz ve dişler aşınmalara karşı direnç kazanır. dişlerdeki renk sararması, kötü ağız kokuları her vakit diş taşlarından ileri gelmez. kimi kere bunların sebebi sindirim bozukluklarıdır. dişlerde görülen önemli arızalar ve diş taşları için kesinlikle bir veteriner hekime gitmek gerekmektedir. ancak, kirli ve sararmış dişler, sertçe bir bezi limon suyuna batırarak silmek veya hidrojen perokside batırılmış bezle oymak suretiyle temizlenip beyazlatılabilir. dişleri temizlemek amacıyla, kullandığımız türde diş fırçalarından da yararlanmak olasıdır.
|
3. göz ve kulak temizliği: |
|
sağlıklı bir köpeğin gözü temiz, parlak ve canlıdır. çapaklı, donuk ve kanlı gözler sağlıksızlık belirtisidir. köpeklerde göz temizliğine itina göstermek, çapaklanma ve kanlanma olduğunda, asit borikli suya batırılmış bir pamukla gözleri silip temizlemek gerekmektedir. çoğunlukla üşütmeden ileri gelen çapaklanmalarda camomile ve borasit solüsyonlarının kullanılması yarar temin eder. aşırı ve inatçı olaylarda veteriner hekime başvurulmalıdır. kulaklar, köpeklerin önemli olduğu kadar hassas ve hastalıklara açık bir organıdır. köpeğin tüylerinin fırçalanması sırasında kulaklar özellikle incelenmeli kulağın içerisine doğru giden kıllar dışa doğru taranmalıdır. köpeklerin kulaklarında, havadaki tozların kulak içlerine girmesini önleyen bir nemlilik vardır. bunu, kulakta bulunmakta olan salgı bezleri temin eder. böylece kulak kepçesinde tutulan kirler, hassas bölgelere girme olanağı bulamazlar. ancak bunların kulak kepçesinde de fazla miktarda birikmesi hastalıklara yol açar, sakıncalar doğurur. bunların, asit borikli suyla hafifçe ıslatılmış veya zeytinyağı ile nemlendirilmiş bir pamuk parçasıyla gerektikçe temizlenmesi zorunludur. ancak bu temizleme sırasında büyük itina gösterilmeli kulak iç kulak kepçelerinde biriken kirlerin temizlenmesi, kulak sağlığı konusunda ilerde doğabilecek sorunların önüne geçer. kulakta görülebilecek akıntılarda dikkatli olunmalı, böyle durumla karşılaşıldığında vakit yitirilmeksizin veterinere başvurulmalıdır. çünkü bu belirti, önemli bazı hastalıkların habercisi olarak görülebilmektedir.
|
4. ayak ve tırnakların bakımı: |
|
özellikle ev dışında yaşayan, av gibi yürüyüş gerektiren görevler yüklenmiş bulunmakta olan köpeklerin ayaklarında aşınmalar, yaralanmalar, çizilmeler, tırnak kırılmaları görülebilmektedir. dolayısıyla, yapılan bakım sırasında ayaklar da gözden geçinilmeli, hayvana rahatsızlık veren bir durum olup olmadığı araştırılmalıdır. ayak ve tırnaklar bu iş için kullanıma elverişli bir fırça ile fırçalanmalı, şayet varsa, tırnak arasına sıkışmış olan kurumuş çamur parçaları, toz ve kinler temizlenmelidir. dolaşılan yerlerde bulunmakta olan keskin kenarlı kayalar veya kırık cam parçaları, köpeğin taban yastıklarında derin kesiklere neden tırnaklarda kırılmalar olabilir, taban yastıklarına kıymık, diken batabilir. bu gibi durumların bakım ve tedavisi esnasında yapılmalı, kesik, çizik ve tırnak yaralarının ihmal edildiğinde zaman zaman büyük problemler çıkartabileceği unutulmamalıdır. kırılan tırnaklar gibi aşırı uzayan tırnaklar da bakım gerektirir.
normalden fazla uzayan tırnaklar kimi kere kıvrılarak köpeğin etme batar ve iltihaplanmalara yol açar. kimi kere ise, sağa sola takılarak köpeği rahatsız eder ve sonunda kötü bir şekilde kırılır. tüm bu nedenlerle vakit zaman köpeğin tırnağını kesmek gerekmektedir. köpeğin tırnağı, ya bu iş için özel olarak yapılmış bulunmakta olan papağan gagası adıyla anılan özel bir makasla, ya da manikür takımlarında bulunmakta olan gelişi hoş bir tırnak pensi ile kesilebilir. tırnak kesilmesi,düşünüldüğü kadar basit bir iş değildir. yanlış ve hatalı kesim büyük problemler yaratabilir. tırnağın kesim sırasında fazla derin alınması kanamalara ve iltihaplanmalara yol açar. resimdeki kesime dikkat ediniz. tırnak, fazla derine gitmeden ve tırnak ucu kütleştirilmeden kesilmektedir. pürüzlü ve kırık tırnakları törpülemek gerekmektedir. bu hedefle bildiğimiz tırnak törpüleri kullanılır. törpülemenin, tırnağın çıkış yönünde olması gerekmektedir. ters yöne doğru yapılan törpüleme tırnak köklerini zedeler ve iltihaplandırır. bakımlı ve sağlıklı bir köpeğin ayaklarında, tırnaklar arasında yabancı gelişi hoş bir madde bulunmaz. tırnaklar bakımlı ve düzgündür. uzamış, çatlamış, kırılmış tırnak yoktur. taban yastıkları bakımlıdır, kesikler, yaralar ve kabuklanmalar görülmez.
|
5. yıkama ve temizleme. |
|
köpeklerin cilt dokusu, insanlarınkine oranla çok değişiktir. köpeklerin ter bezleri yoktur. yani terlemezler. köpeğin derisi insanınki gibi hava almaya elverişli yapıda da değildir. buna rağmen köpek zengin sayılabilecek yağ dokusuna sahiptir. bu yağ bezleri deriyi yumuşak ve dirençli kılan. köpekleri, koktukları gerekçesiyle sık ve aşırı yıkayanlar, onların sağlığıyla oynar. köpek, zorunluluk olmadıkça yıkanmamalıdır. yıkanması gerektiğinde, bu sıcak yaz aylarına rastlatılmalıdır ya da çok iyi kurulanmasına itina gösterilmelidir. aşırı yıkama derideki yağların yitirilmesine, derinin kuruyarak çatlamasına, tüylerin canlılığını kaybetmesine yol açar. soğuk havalarda, bilhassa ev dışında barındırılan köpeklerin yıkanması şiddetli soğuk algınlıklarına neden olabilmektedir. köpek, sağlığı açısından lazım olduğunda veya sıcak yaz aylarında sı olmamak koşuluyla yıkanabilir. köpeğin yıkanmasında bazı noktalara dikkat edilmelidir. köpeğin yıkama suyu veya soğuk olmamalı, 35 c0 dolaylarında bulun malıdır. köpeğin yıkanmasında kullanılacak şampuan, içerisinde yağ ihtiva etmelidir. kulaklara su kaçmaması için, birer parça pamukla kulakların kapatılması yerinde bir önlemdir. çünkü, kulağa kaçan su büyük sakıncalar doğurur.
yıkanacak köpek, bir banyo küvetine, genişçe bir lavaboya veya leğene yerleştirilir. baş kısmı hariç bütün gövde hoşça ıslatıldıktan sonra şampuan dökülerek köpürtülür ve bu köpükler, başın dışında tüm vücuda yayılır. parmaklarla köpeğin vücuduna masaj yapılarak kirler kabartılır. daha sonra, bu köpükler tümüyle temizleninceye, tüyler arasında sabun zerrelerinin kalmadığına emin olununcaya değin, ideal sıcaklıktaki suyla yıkanır. bu arada, bir sünger ıslatılıp iyice sıkıldıktan sonra, köpeğin başı, yüzü, ağzının çevresi, gözlerin etrafı iyice silinip temizlenir. bundan sonra köpek, yıkanılan yerden bir havluyla alınır. ılık, rüzgarsız, hava cereyanı olmayan bir yerde, şayet varsa elektrikli kurutma makinesi ile, yoksa havlu ile olası olduğunca kurulanır. tüyler çıkış yönünde taranıp fırçalanır. şayet hava soğuksa, vücuttaki rutubet tamamıyla gidinceye kadar ev içerisinde tutulur. hava güneşli ve sıcaksa, serbest bırakılarak, hareket hainde iken tüylenin kuruması ve güneşlenmesi için olanak tanınır. ağız etrafında uzun tüylere sahip olan köpekler, yemek sırasında bunarı kirletir. böyle özellik taşıyan köpeklerin ağız yöresindeki tüyler, suyu sıkılmış ıslak bez veya süngerle temizlenebilir. köpeklerin sıkça yıkanması, yukarda belirttiğimiz gibi, türlü sakıncalar doğurur. dolayısıyla, köpeğin temizliğinde başka yöntemler de uygulanır. bu hedefle testere talaşı denilen çok ince tahta talaşından yararlanılır.
toz durumundaki bu talaş, köpeğin kıllarının arasına avuç avuç dökülerek tüylerle birlikte iyice ovuşturulur. daha sonra, bunları dökmek için köpeğin tüyleri fırçalanır. ufak yapılı, uzun ve seyrek tüylü, beyaz renkli bazı köpekler, beyaz tebeşir pudrası ile temizlenmekte iseler de, bu işlem tebeşir tozlarının çevreye dağılması nedeniyle pek pratik değildir.
|
6. köpeğin gezdirilmesi ve egzersizleri. |
|
tüm köpekler, türden türe müddeti ve meziyeti değişmekle birlikte, hareket etme ve egzersiz yapma ihtiyacı duyar. devamlı olarak evde yaşayan, narin yapılı bir süs köpeği, bile, bu ihtiyacı yeterince sağlanmazsa, normal halini, hareketliliğini, neşesini ve zaman zaman de sağlığını yitirir. bu tür köpeklerin vakit zaman bahçeye çıkartılarak gezdirilmesi gerekmektedir. onların sağı solu dolaşmaları, öteyi beriyi koklamaları içgüdülerini canlı tutmaya, çeşitlerine özgü koklama ve işitme duyularını doğal ortam içerisinde sınayarak özgüvenlerini kazanmalarına yarar. bununla birlikte, böyle narin çeşitlerin, fazla alışmış olmadıkları dış ortamda uzun müddet bırakılmaları, elverişsiz havalarda çıkartılmaları sağlıkları üstünde iyi etki bırakmaz.
iri yapılı köpeklerin, özellikle özel amaçlarla eğitilip çalıştırılan görev köpeklerinin bu ihtiyacı çok daha fazladır. bunlar, açık havada koşma, serbest kalma, eğitildikleri alanda egzersiz yapma ihtiyacı duyarlar. yarış köpekleri, av köpekleri, koruma ve bekçi köpekleri, çoban köpekleri uzun müddet etkinlikten uzak ve sabit bırakılmamalıdır. içgüdüsel tepkilerini doyurmak, eğitildikleri alandaki beceri ve kabiliyetlerini körleştirmemek için, sıkça ideal yörelere götürülerek serbest bırakılmalı. egzersiz ve antrenman yaptırılmalıdır.
|
KÖPEK HASTALIKLARI |
|
GÖZ VE KULAK
Konjonktivit İltihabı: Başlangıç sebebi olarak; polenler, dolaşma ve koklamalar sırasında göze temas eden otlar, virüsler, bakteriler ve mantarlar sayılabilir. İlk önceleri, hafif bir pembelik ve damarların belirginleşmesi ile başlar. Başlangıçta akıntı şeffaf ve temizdir; ancak hemen tedavi olmazsa koyulaşır ve iltihaplı bir hal alır, ışığa hassasiyet oluşur. Göz ve çevresinin bu dönemde çok temiz tutulması ikinci bir enfeksiyon oluşumuna izin vermemek açısından önemlidir. Bakteriyel ya da diğer bir etken kaynak sebepli değilse, insana ve ya diğer bir hayvana bulaşma göstermez. Bulgular fark edildiğinde hekim müdahalesi ile kısa sürede sonuç alınacaktır.
|
Kornea Yaralanmaları: |
|
Özellikle kedi tırmalaması nedeniyle ortaya çıkabilen olaylara sıklıkla rastlanılmaktadır. Ayrıca kazalar, çarpma ve gözü kaşımak amacıyla sürtme vb. nedenlerle yüzeysel, derin veya ciddi doku kayıplı yaralar oluşabilir. Yüzeysel yaralanmalarda hafif bir yaş akıntısıyla kendini gösteren Kornea Yaralanmaları, derin yaralanmalarda gözde şişkinlik, göz yaşının yoğun olarak akması ve kronikleşen durumlarda görme bozukluğuna kadar varan semptomları vardır.Bu tür kronikleşmiş durumlarda gözün alınmasına kadar gidilebilir. Fark edilebilen basit belirtiler,en kısa sürede hekime gösterilmelidir.
|
Katarakt: |
|
Daha çok ileri yaşlarda görülmesine rağmen, her yaşta ve ırkta karşımıza çıkabilmektedir. Ancak, bazı ırklar katarakta daha hassastır. Sıkça görülmesine karşın nasıl oluştuğuna ait mekanizma tam olarak bulunamamıştır. Bozulma lensin saydam yapısının matlaşmasıyla başlar şeffaf olan yapı her geçen gün bozulur ve bunun sonucunda görme bozukluğu ortaya çıkar. Bir kaç değişik formda ortaya çıkabilen katarakt, çoğunlukla 6-7 li yaşlarda başlar; daha önce görülmesi ırksal hassasiyet nedeniyledir. Hassas olduğu bahsedilen bu ırklara; Chow chow, Yorshire terrier, Doberman, Pekingese örnek verilebilir. Bunun dışında katarakt'ın ortaya çıkış nedeni olarak şeker hastalığı ve travmalar sayılabilir. Gözde belirgin bir matlaşma ilk fark edilen belirtidir, hasta geceleri gündüze oranla çok daha iyi görür. Gözde bulanıklık ve matlaşma fark edildiğinde, erken teşhisle ilerleme durdurulabilir ya da operasyon ile tamamen görme kaybı engellenebilir.
|
Kulak Mantarı |
|
Kulak kanalında doğal olarak bulunan Mantar,özellikle yüzmeyi ve banyoyu seven köpeklerde; bu aktviteler sonrasında kulak kanalının iyice temizlenmemesi sonucunda ortaya çıkar. Daha çok uzun ve büyük kulaklı köpeklerde (S.Cocker, Beagle vb)görülen Mantar hastalığı; şiddetli kaşıntı ile kendini gösterir. Kulak girişindeki kılların kesilmesi ve hekim tarafından sık sık ilaçlı kulak temizliği yapılması bu kaşıntıyı azaltır, Lokal kullanılacak ilaçlar ve düzenli bakım ile soruna kesin çözüm sağlanacaktır.
|
Sağırlık: |
|
Doğumsal olabileceği gibi, sonradan oluşan bir enfeksiyon vb. nedenler ile meydana gelebilen işitme kaybı olarak tanımlanabilir. Belirgin seslere ve uyarılara tepkisizlik en açık göstergesidir. Doğumsal olmayan sağırlığı oluşturabilecek etkenlerin, düzenli bakım ve temizleme ile ortadan kaldırılması, yapılabilecek tek şeydir. Doğumsal sağırlıkta ise yapılacak bir tedavi bulunmamaktadır.
|
Orta kulak İltihabı: |
|
Gezdirme sırasında kulak içine kaçabilecek Pisipisi Otu,bu oluşumu yaratacak en önemli sebeplerden birisidir. Bunun dışında kulak içinde şekillenmiş bir enfeksiyonun ilerleyen boyutlarında ortaya çıkan dış kulak yolu yangılarının ilerleyen dönemlerinde de ortaya çıkabilir. Hastada; çevreye ilgisizlik, başı öne eğerek yürüme, dengesizlik, ağrı nedeniyle kulağı elletmeme gibi belirtiler açıkça gözlenir. İlerleyen hallerde kokulu ve iltihaplı bir sıvı görülür. Bu vakalarda vakit kaybetmeden hekim müdahalesi gerekir.
|
ENFEKSİYONLAR |
|
Toksoplazma:
Hastalığın bulaşması oral yoldan olmaktadır. Parazitin yumurtaları ile enfekte olan çiğ etlerin yenilmesi ile olabildiği gibi paraziti taşıyan kedi ve köpeklerin dışkısı ile bulaşmış gıdaların yenilmesiyle de ortaya çıkabilir. Oral yolla alınan parazitler, bağırsak epitellerine tutunarak çoğalırlar ve buradan da kan ve lenf yoluyla beyin, akciğer, karaciğer ve plasenta gibi yerlere ulaşarak buralarda çoğalmalarını sürdürürler. Belirgin belirtiler; iştahsızlık, yüksek ateş, zor solunum, felç görünümü sayılabilir. Hamilelikte yavru atmaya kadar giden bu durum hemen her yaştaki köpekte görülebilir. Bu enfEksiyondan korunmak için çiğ ya da az pişmiş et verilmemeli hekim tarafından düzenli kontroller yaptırılarak bu parazitlerin atılması gereklidir.
Kisthiydatik: Kaynağı Echinocock denilen bir parazit olmakla beraber, köpekler bu paraziti enfekte olmuş sakatat vb. gıdalardan rahatlıkla alabilirler. Bu parazit, kendisini taşıyan köpeklerde belirgin sorunlar yaratmaz ancak dışkılama sırasında halka ya da yumurtalar şeklinde görülür. İnsana bulaşabilen bu parazit, köpeklerin dışında iyi yıkanmamış sebze ve meyvelerden de alınabilir. Köpeklerin korunması için düzenli olarak paraziter tedavilerinin takibi yaptırılmalıdır.
|
DERİ |
|
Egzama:
Egzamanın oluşumunda hem iç hem de dış etkenler rol oynar. iç hastalıkların başında; düşük kaliteli mamalarla beslenme, sarılık, iç parazitlerln yoğunluğu, vitamin ve minerallerin eksikliği vb.sayılabilir. Dış etkenler ise; Tüylerin sıkça ıslak bırakılması, kirli ve bakımsız deri-tüy ,Hayvanlara uygun olmayan maddeler ve şampuanlarla yıkama yapılması vb.olarak sıralanabilir. Başlıca belirtisi, kaşıntı ve kızarıklıktır. Bu kaşıntıya bağlı tüy dökülmesi, tüyün yapışık bir hal alması; ilerleyen durumlarda ise, sulu alanlarda kurumalar, derinin kalınlaşması, iltihaplı ve kokulu akıntılar oluşur. Dış parazit tedavilerinin düzenli yapılması, dengeli beslenme ve tüy bakımı hastalığın oluşmasını büyük ölçüde engeller. Hastalığın oluşması halinde, laboratuar tetkikleri uygun görülmekte, akabinde kısa veya uzun süreli hekim tedavisi gerekmektedir.
|
Mantar: |
|
Sıklıkla genç yaştaki köpeklerde görülür. Ortak yada hijyen kurallarına dikkat edilmeden kullanılan tarama fırçaları, taşıma kapları vs.yoluyla yada direk temas ile bulaşması kolaydır. Genellikle kulak, kuyruk gibi bölgelerde şekilli, dairesel tüy dökülmesi görüntüsüyle ortaya çıkar. Hastalık bilinenin aksine, ağır kaşıntılı değildir. Laboratuar tetkiki akabinde hekim müdahalesi gerekir.
|
Uyuz: |
|
Sağlıklı hayvan derisinde bekler durumda bulunan bu parazit, kötü bakım şartları, yoğun sıcak hava, kalitesiz ve besin değeri düşük mama kullanımı vb.etkenlerle açığa çıkar. Tasma, taşıma kabı, tarama fırçası vb. ortak kullanımlı eşyalardan kolaylıkla bulaşır.üzeri pullu,kırmızı ve kabarık noktalar halinde görülebileceği gibi, içi kanlı bir sıvıyla dolu olan görünümü de vardır. İnsana bulaşabilir. Tanım; deri kazıntısı ile laboratuar tetkikleri neticesinde onaylanarak hekim tarafından en kısa süre içinde tedavisi yapılmalıdır.
|
BESLENME HASTALIKLARI |
|
Aşırı şişmanlık:
Hekiminizden öğrenebileceğiniz yaş ve ırk ve cinsiyet özelliklerine uygun kilonun %15-25 üzerine çıkılması aşırı şişmanlık (obezite)olarak tanımlanabilir. En büyük neden düzensiz beslenme ve hareketsizlik olarak görülür. Bunların dışında yaşlılık, kısırlaştırma, stres gibi faktörler de etkilidir. Başlangıçta kuyruk dipleri ve karın bölgesinde aşırı yağlanmayla dikkat çeker. Olumsuz etkileri, kalp rahatsızlıkları, şeker, hareket kaybı, kabızlık olarak gösterilebilir. Düzenli hekim kontrolünde olan köpeklerde takip edildiği taktirde ender olarak görülür. Prescription mama kullanımı, düzenli hekim gözetimi ile kontrol edilebilir.
|
Aşırı Zayıflık: |
|
Mide ve bağırsakların aşırı dolu olması, korku, yabancı cisim yutma, tümörler vb.durumlarda ortaya çıkan iştah kaybı; sürekliliğin boyutu önemli olmak kaydıyla özen gösterilmesi gereken ciddi bir durumdur. Aşırı kilo kaybı büyük bir halsizlik ,kas kaybı ve anemi oluşumunu yaratır. Oranları ayarlanmış dengeli bir beslenme ,vitamin ve mineral takviyesi yapılmalıdır. Hekim desteği alınmadığı taktirde sonuç ölüme kadar gidebilir.
Kemik Gelişim Bozukluğu: Özellikle büyük ırka mensup köpeklerde bebeklik döneminde bilinçsiz ve aşırı beslenme sonucu ortaya çıkan ve ileriki yaşam sürecini kökten etkileyecek bir durumdur. Kemiklerin henüz gelişimini tamamlamadığı bu dönemde, üstlerine besinsel ağır bir yükün binmesi kemik gelişimini olumsuz etkileyecektir. Hekim kontrolünde bir besin diyeti ile erken dönemde alınacak tedbirler ile kontrol edilebilir.
Taş,Toprak ve Dışkı yeme: Profesyonel olmayan mama alışkanlığı, ilk 6 ay içinde yoğun olarak görülen vitamin, mineral ve diğer yaşamsal maddelerin vücuda yeteri kadar alınmamasıyla ortaya çıkan bu durum, köpeğin vücudundaki bu eksik maddeleri takviye etmek istemesiyle beraber ortaya çıkan kötü bir alışkanlıktır. Profesyonel mama kullanımına geçilmesi ve bu gibi durumlar için özel olarak hazırlanmış ek ürünlerin hastaya verilmesiyle hekim kontrolünde toparlanacak bu durum ilk etapta sizleri korkutsa da kontrolü kolaydır.
|
KEDİ VE KÖPEKLERDE BESLENME YANLIŞLARI |
|
Kedi ve köpeklerde gözlenen enerji fazlalığı,yetersiz beslenme yada diğer nedenlerden kaynaklanan sağlık problemleri,pratik olarak 4 ana başlıkta toplanabilir.
Enerji fazlalığı:
Büyük ırklardan German Shepherd(Alman çoban köpeği),St.Bernard,Alman Doggie köpeklerinin büyüme devrelerinde yüksek enerji alınması sonucunda ''Osteochondros Sendromu''ortaya çıkar.Bu durum,geri dönüşümsüz olarak iskelet sisteminde bozukluklara sebep olur ve hayvanın tüm hayatı boyunca yaşayacağı problemlere neden olur! Enerji fazlalığı,yetişkin köpeklerde ise,Adipozitaza(aşırı kilo)'ya sebep olur.Normal canlı ağırlığının %20'sinin aşılması,bu soruna neden olur.
Gelişmiş ülkelerde,kedi ve köpeklerde en fazla rastlanan beslenme yanlışlığıdır!
Köpeklerin%25-40,kedilerin ise %20-30'unda,bu probleme rastlanır...
Aşırı kilo,iskelet sisteminde olumsuz etki yaptığı gibi,diabet ve tümör riskini de arttırır!Ayrıca enfeksiyon kaynaklı hastalıklara karşı hayvanın direncini düşürür!
Enerji bakımından eksik beslenme,genellikle görülmez.
|
Yetersiz Beslenme: |
|
Kedi ve köpek bakımında,en büyük beslenme yanlışlarından biri de,Kalsiyum (Ca) yetersizliğidir. Özellikle büyüme dönemlerinde Kalsiyum yetersizliğinin en büyük nedeni,fazla fosfor alımıdır!Kalsiyum,eksik beslenmenin yanında alınan fazla et ve sebze nedeniyle düşmesidir..Bu nedenle besinlere ek olarak verilecek Kalsiyum bu problemin çözülmesine yardımcı olacaktır.
Sodyum(Na)eksikliği,genelde evde hazırladığımız kedi-köpek mamalarına yeterince tuz ilave etmememizden kaynaklanmaktadır.. bunun sonucunda hayvanlarınızda taşikardi ve exikkoz gibi problemler görülmektedir. Kedilerde gözlemlenen Taurin(esansiyel amino asit)eksikliği,tek taraflı hayvansal yağdan yoksun beslenme yanlışlığı sonucunda ortaya çıkar..
Kedi ve köpeklerde gözlemlenen diğer esansiyel besin maddeleri eksikliklerinde özellikle,lilolenik asit(sakatat ile besleme)farklı vitaminler(Biotin,vitamin A,E,B2,B6) ve mineral maddelerin(çinko,demir,iyot)eksikliklerinde,deri ve tüy problemleri ortaya çıkar!
Hybervitaminoz(Vitamin Fazlalığı): Vitamin D preparatlarının gereksiz yere kullanılması durumunda,yumuşak dokuların kireçlenmesi,özellikle damar ile böbreklerde harabiyet meydana gelmesine neden olur! Vitamin A fazlalığı,fazla miktarda pişmemiş ciğer tüketen kedilerde gözlemlenir...
Bu beslenme yanlışında devam edilirse,boyun ve sırt bölgesindeki kemiklerde üremeler şekillenir ve kedi,kafa çevirme hareketlerini yapamaz. Geri dönüşümü olmayan bu problem,yanlış beslenme devam ederse hayvanın ölümüne neden olacaktır!
Diğer Beslenme Yanlışları: ''All-Meat''sendromu;ani ve fazla et ile beslenme sonucunda Kalsiyum ve İyot yetersizliğine bağlı olarak deri yapısında bozukluk,kepeklenme,cıvık-kötü kokulu dışkı ve iskelet bozukluğu problemleri ortaya çıkar...
Bu durumun önlenmesi için sebze ve meyve ağırlıklı rasyonlar ve ilave mineral takviyesi yapılmalıdır! Erişkin kedi ve köpeklerde gözlemlenen güçlü veya zayıf Laktoz-intoleransı nedeniyle süt ve süt ürünlerinin,sadece belli sınırlar dahilinde ve özellikle sütün yarı yarıya su ile karıştırılması şekliyle verilmesi önerilir...
Günlük laktoz alımı,1-2g/kg canlı ağırlık kalsiyum düzeyini aşmamalıdır!
Köpeklerde çok fazla yada sürekli olarak kemik tüketilmesi,(10g/kg kalsiyum/gün)hareket zorluğuna,ağır obstipasyonlara (tıkanıklık),sindirim sisteminde yaralanmalar ve bozukluklara neden olmaktadır!
Bu 4 madde başlığı altında incelenen ve kedi köpek sahiplerinin alışkanlıklar ve kulaktan dolma bilgiler ile sıklıkla yaptıkları beslenme yanlışlıkları,kedi ve köpeklerin hastalanmalarına hatta ölümlerine sebep olmaktadır!
Tüm bu beslenme hatalarını minimuma indirmek için daima hekim kontrolünde bir beslenme diyeti uygulanmalı ve içeriği her ırka uygun özenle hazırlanmış olan Profesyonel Kuru mamalar öncelikle tercih edilmelidir!
|
|